Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz başkanlığında, Ordu Gazeteciler Derneğinde III. fındık çalıştayı yapıldı.
 Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz başkanlığında, Ordu Gazeteciler Derneğinde III. fındık çalıştayı yapıldı.
 
 Programa ilk olarak Ordu ve Giresun valilerinin fındık hakkındaki görüşlerinin yer aldığı sinevizyon gösterisiyle başlandı. Turan Karadeniz hem Ordu hem de Giresun valilerinin konuya hâkim olmalarından memnuniyet duyduklarını belirterek “Fındığın sadece temmuz- ağustos değil on iki ay boyunca konuşulması gereken bir konu” olduğunu vurguladı. 
  
 Karadeniz konuşmasına şöyle devam etti: “Çalıştayın hasat öncesinde yapılması çok anlamlı, bu anlamda bizleri bir araya getiren Recep Aydın Bey’i tebrik ediyorum. Fındık hasadı öncesinde yapılan bu çalışmada alınacak kararların yıl boyunca üreticilerimize ve sanayicilerimize faydalar getireceğini, fındığın bütün taraflarının kazançlı bir şekilde sezonu kapatmasını ümit ediyoruz.”

 Fındığın hasat öncesinden pazarlama aşamasına kadar olan sorunlarını dile getirmek için toplandıklarını belirten Turan Karadeniz, “Fındığa sadece fiyatı düşünerek yaklaşmayalım. Sektörün bütün taraflarıyla neler yapılabilir konusunu tartışalım. Bütün sektörleri temsil edecek katılımcıların uzmanlık alanlarıyla ilgili düşüncelerini burada paylaşalım; ana konuları burada dile getirelim.”dedi. Hasat öncesinde üreticinin yapması gereken konuları da belirten dekan, “Fındık işçileriyle ilgili problemler, hasat esnasında ve hasat sonrasından depolamaya kadar olan kısım ve daha sonra da pazarlamaya kadar olan bölüm ve önümüzdeki süreçte neler yapılmalıdır. Hasat öncesinde yetiştiricilikle ilgili konular, işçilerle ilgili neler yapılmalıdır. Hasat ve hasat sonrasında olan gelişmeler. Bununla ilgili sanayide temiz ve hijyenik fındığın elde edilmesi, pazarlama konusunda bayilerimizin görüşleri, Ülkemizin geleceğe yönelik fındık politikaları neler olmalıdır.” Başlıkları altında topladı.
 
 Ordu Valisinin il dışında olması nedeniyle ona vekâlet eden Erdem Kıyak, “Fındık çok boyutlu bir üründür. Karadeniz’in dışında yaşayan birisine fındık sadece bir tarım ürünü gibi gelebilir; ama Karadeniz’de Ordu’da yaşayan birisi için fındık yetiştirmekle maydanoz yetiştirmek aynı şey değildir. Fındık sadece bir tarım ürünü değil sanayi ürünüdür. Kabuklu olarak, iç fındık olarak da satmak mümkün, çikolata ve benzeri ürünlere dönüştürüp satmak da mümkün. Fındığın sosyolojik sorunları da var. Fındık hasadında çalıştırılacak işçiler ve bu işçilerin bu bölgeye gelmesinden doğan sorunlar ve bunların çözümleri. Hem sosyolojik sorunları olan hem de sanayi ürünü olan fındığın bu nitelikleri sebebiyle üretilmesinde, toplanmasında, pazara getirilmesinde bazı bilimsel bilgilerinde bilinmesi gerekir. Ayrıca fındığın, dünya pazarlarının kabul edeceği standarttaki ürünün üretilmesine ve pazara sunulmasına, güvenilirliğin zedelenmemesine ve olabildiğince değişik ürünlere dönüştürülmesine ihtiyacımız var. Fındık iyi olunca sosyal sorunlar azalıyor. Rekolte iyi olunca huzur ve sükûn sağlanıyor.” dedi.
 
  Giresun Ziraat Odası Başkanı Özer Akbaşlı:
 “Rekolte konusunda yol aldık”
 Fındıkta her yıl yaşanan bir rekolte kavgası, son birkaç senedir çok fazla yaşanmamakla beraber, sektörü biraz rahatlatmış durumda. Fındık rekoltesi yapan bütün arkadaşlarımız 1 kg fındığın bir dönüm arazide ne kadar olabileceğini buluyordu. Ancak devletin elindeki tarım arazilerinin veri sıkıntısı vardı. Bilimsel veri problemi vardı. Çok şükür bu uzaktan algılama sistemi ile halledildi. Bugün Türkiye’nin alanları ile Türkiye’nin üretimi arasında, ihracatçı kesim ile tarım kesimi arasındaki rekolte farklılıkları 20 bin tonlara düşmüştür. Bu da şunu gösteriyor bu konuda yol aldık.
 
  Ordu Ziraat Odası Başkanı Necat Avcı:
 “Aynı pencereden fındığa bakamadık”
 Fındık rekoltesinde kavgalar bitmez; çünkü maalesef hiçbir zaman aynı pencereden bakamadık. Bugünden sonra da aynı pencereden bakacağımıza inanmıyorum. Çünkü bir çıkar kavgası ve çatışması var. Biz üretici tarafıyız fındığın iyi para etmesini istiyoruz. Maalesef sanayici ucuza almak istiyor. Dolayısıyla bu kavga bitmiyor. Devlet bu fındığın içinde mutlaka olmalı. Bir müdahale kurumu mutlaka olmalı. Yoksa fındık üreticisinin sonu hüsran olur. Dolayısıyla üreticilerde üretimden vazgeçmek zorunda kalırlar. 
 
  Ulusal Fındık Konseyi Başkan Vekili Onur Şahin:
 “Bahçelerimiz çok yaşlı”

 


 Bahçelerimizin çok yaşlı olmasından kaynaklanan sorunun üretim ve verimdeki olumsuz etkisini giderebilecek hiçbir uygulamaya gitmedik. Bahçelerimiz, meteorolojik şoklara ve hastalıklara karşı daha kırılgan bir yapıda. Yani genç, taze, 20 yaşlarındaki bir bahçeyle, 80 yaşını aşmış 100 yaşına gelmiş bir bahçenin meteorolojik şartlara ve hastalıklara karşı aynı refleksi verme şansı yok.
 
  Muhtarlar Derneği Başkanı Hüseyin Akdeniz:
 “Çok şey değişmedi”
 Dünden bugüne gelinen noktada çok şey değişmedi. İşadamlarımız ve sanayicilerimiz inşallah yeni şeyler üretirler. Ama fındıkta son 7–8 yılın rekoltesinin düşüklüğü özellikle 2008 yılında 800–900 bin tonlarda. Gelinen noktada rekoltenin düşüklüğünden kaynaklanan sebeplerle fındık piyasasında ister istemez serbest piyasa koşulları üreticisi tarafından oluşturuluyor. Ayrıca fındık üreticileri olarak ta fındık toplama günlerine uymuyoruz. Özellikle erken toplamadan dolayı kaynaklanan sebeplerden olsa gerek bir sonraki yıl maalesef verim daha da düşüyor. Bu da üretici açısından vahim bir durumdur.
 
 Tarım ve Hayvancılık Müdür Yardımcısı İshak Hacıkamiloğlu;
 “Fındıkta dünya lideriyiz ama…”
 Yapılan son fındık rekoltesi tespit çalışmaları neticesinde elde ettiğimiz rakamlarda sahil kuşağında ortalama 50–60 kg’ye kadar geriledik maalesef. Diyoruz ki fındık açısından dünyada lider bir ülkeyiz. Ama şuna dikkat çekmek istiyorum. Rakım olarak yukarıya doğru çıktığımız zaman 26-30 kg’ye kadar maalesef verim düşmüştür. Daha önceden de belirtildiği gibi 80-90 yıllık bahçeleri toplar hale geldik. Acilen yaşlı bahçelerin bir şekilde sökülüp, yenisinin dikilmesi gerekli. Zira, dekara 300 kg almamız gereken yerden 50 kg, 30 kg fındık almak bize yakışmıyor.
 
 Sanset Sağra Temsilcisi Emine Acar:
 “Fındığın kalitesine önem veriyoruz”
 
 26 yıldır Sağra’da çalışıyorum. Fındığın toplanıp kullanımına kadar bütün aşamalardaki sorunlarını yaşayan bir personel olarak çalışıyorum. Fındığın sorunlarını hep beraber yaşıyor, paylaşıyoruz. Fakat bir eylem planı oluşturarak sorunların üzerine gidemedik. Bu bir çalışan olarak beni gerçekten üzüyor. Firmamızın ürünleri %30 civarında fındık içermektedir. Fındığın yüzdesini burada artırmak istiyoruz. Şirket olarak fındığın kalitesine çok önem veriyoruz. Son tüketici olarak fındığın oranını ne kadar artırırsanız artırın, fındığın aromasını veremiyorsanız, tüketiciye bir nevi haksızlık oluyor. Tüketici aslında fındığı alıp yemiyor.
 
  Çalıştay sonrasında önümüzdeki fındık sezonlarıyla ilgili alınması ve uygulanması gereken önlemler şu şekilde sıralandı:
 
  1- Devlet tarafından uygulanan alan bazlı destek uygulamasında, arazının değil üretimin desteklenmesi,
 
 2- Fındıkta devlet tarafından mutlaka müdahale kurumunun yeniden oluşturulması,
 
 3- Bölgede verimi düşük olan fındık dikim alanlarının ıslah edilmesinin teşvik edilmesi ve devlet tarafından desteklenmesi,
 
 4- Rekolte kaybının önlenmesi için devletçe belirlenen toplama tarihlerine mutlaka uyulması,
 
 5- Birim alandan elde edilen fındık miktarının artırılması için modern tarım tekniklerinin uygulanması,
 
 6- 2009 yılında belirlenen fındık stratejisinde yer verilen lisanslı depoculuğunun bir an önce hayata geçirilmesi,
 
 7- Fındığın fiyatındaki istikrarı yakalamak için belli miktarda emniyet stoku oluşturulması,
 
 8- Türk fındığının kalitesinin korunması için aflatoksinin önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması,(naylon çuval kullanımının yasaklanması, beton harman yapımının özendirilmesi, uygun depolama yapılması vb.)
 
 9- Gıda sanayinde kullanılan fındığın damak tadının kaybolmaması için kaliteli fındık seçimine özen gösterilmesi,
 
 10- Fındığın geçim ürünü olabilmesi için arazi toplulaştırılması yapılması ve kırsal alan yatırımlarının desteklenmesi,
 
 11- Üretici ile çiftçi tanımının iyi yapılması,
 
 12- Fındığın atik maddesinin sanayi hammaddesi olarak değerlendirilmesi,
 
  Ordu Gazeteciler Cemiyetinde gerçekleşen Çalıştaya, Ordu Vali Vekili Erdem KIYAK, Ordu Belediye Başkan Vekili Özer KARADAĞ, ODÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Turan KARADENİZ, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Yardımcısı İshak HACIKAMİLOĞLU, Ordu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Servet ŞAHİN, Ordu Ticaret Borsası Başkanı Necdet GÜRSOY, Ulusal Fındık Konseyi Başkan Vekili Onur ŞAHİN, Giresun Ziraat Odası Başkanı Özer AKBAŞLI, Ordu Ziraat Odası Başkanı Necat AVCI, Ordu Muhtarlar Derneği Başkanı Hüseyin AKDENİZ, İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Vedat ÖZ, Ordu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep AYDIN, Atlaş Yağ Sanayi Temsilcisi Hüseyin SOYTAŞ, Sanset Sağra Temsilcisi Emine ACAR katıldı. (Ordu-Olay)
 

Son Güncelleme (Pazar, 07 Ağustos 2011 13:50)